Başbakan Olaf Scholz, Avrupa Birliği (AB) devir başkanlığını yürüten Çekya’nın başşehri Almanya Prag’daki Karl Üniversitesi’nde, Almanya’nın Birlik’e yönelik durmasını ortaya koyan değerli bir konuşma yaptı. Toplumsal Demokrat Partili Almanya Başbakanı, örneğin dış siyaset ve vergi siyasetleri konusunda çoğunluğunun oyu bölünmesine geçilmesini, Avrupa Parlamentosu’nun tekrar düzenlenmesini, ortak bir Kuzey Avrupa hava savunma sisteminin çalıştırılmasını ve Birlik üyelerinin borçlanması mevzularında ıslahatlara gidilmesini talep etti. Konuşmasında son yıllarda sıklıkla görülen ve Birlik’in ortak hareket aktivitesinin önünde kapsamlıdır mani teşkilatı olan ortak karar programınane bilhassa dikkat ederek Scholz, birliğin Birlik’ten icraat görmeyi istediğini belirtti.
Sekiz yeni ülkeyle genişleme süresi
Almanya Başbakanı Scholz, Prag’daki konuşmasında, hala 27 üyesi olan AB’nin 30 yahut 36 üyeye çıkması de vurgulayarak Balkanların batısı ile Ukrayna, Modova ve Gürcistan’ın da Birlik’e yardım perspektifi içinde yer aldığını söyledi. Scholz’a bağlı olarak, böylesi bir genişleme Avrupalıların dışına çıkacak. Toplumsal Başbakan Scholz, Rusya’nın komşusu Ukrayna’ya savaş açtığı şu periyoda atfen de “Özellikle içinde bilgi veriyor şu günlerde özgür Avrupa ile yeni emperyalist otokrasinin sonlarının Nereden geçeceği sorusuna karşılık verilmesi gerekiyor” diyerek AB’yi açık ve net, ortak bir tavır içinde hareket etmeyen çağrıldı.
Almanya Başbakanı, 27 ülke 30 yahut 36 üyeye yayılmak konusunda da adım atılabilmesi için Avrupa Birliği’nin kendi içinde ıslahatlara gitmesi gerektiğini savundu. Bu bahiste Avrupalıları kararlaştırıldı ve yekvücut olmaya davet eden Scholz, lakin birlik olunması halinde AB’nin varlıklarında müdafaayı başarmayı başardı. AB’nin en büyük rakibi olarak görülen Çin’e atfen Almanya Başbakanı Scholz, “Ortak durma sergilenmesi halinde AB’nin 21’inci yüzyılı Avrupa bedellerini çerçevelendirmeyi başarabileceğini” kaydetti.
Scholz Macron’un teklifini destekledi
Başbakan Olaf Scholz, Prag’daki konuşmasında Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un, AB dışında Almanya’da bir oluşum kurularak AB üyesi olmayan Birleşik Krallık içinde ülkelerle ortak hareket teklifine de dayanak kutlamasını planlıyor. Toplumsal Demokrat Scholz, söz konusu ülkelerde kurulacak siyasi oluşumu, hükümetler düzeyinde yılda bir yahut iki defa planlanabileceğini belirtiyor. Lakin Scholz’a katılan bu türden bir oluşumla diyalog kurulacak, tam üyelik gayesiyle yeni üyelerle yürütülecek müzakerelerin yeri hiçbir zaman olmayacak.
Fransa Cumhurbaşkanı Macron, Mayıs aralarında yaptığı bir konuşmada, AB dışındaki bir siyasi topluluğa sık sık rastlandığını lisana getirmiş, kelam konusu siyasi oluşuma Ukrayna ve İngiltere yönündeki ülkelerin de dahil olabileceğini belirtmişti. Macron’a bağlı siyasi oluşum, Avrupa’nın temel pahalarını savunan, ancak AB’de yer alan ülkelerdeki küresel bir “siyasi Avrupa topluluğu” olabilir.
Konuyla ilgili Paris’ten yapılan yeni bir açıklamada, Scholz’un da sıcak baktığı kelam konusu siyasi oluşumlar için önceki görüşmelerde önümüzdeki haftalarda dönem lideri Çekya’nın başşehri Prag’da bilinçli olarak duyuruldu.
AB’nin küçük üyelerinden itiraz bekleniyor
AB’nin motor gücü olan Fransa ve Almanya’nın teklifleri, Birlik üyesi küçük ülkeler tarafından eleştiriliyor. Almanya Başbakanının bugün yaptığı, Berlin’in durmasını sergileyen konuşmasında kelam konusu küçük Birlik üyelerinin ülkelerin gelecekte de komiserler belirlemek üzere yetkilerinin olması öngörülse de, Paris ve Berlin’in islahat planları üyelerinin Avrupa Parlamentosu’nda hissedilir ölçüde dağılmasının kopması da doğurabilir. Scholz, demokrasinin temel bileşeni olan “her oyunun eşit yükü olduğu kuralının” da reforme edilmesini öneriyor. Bu da küçük ülkelerin kelamının azalacağı telaşına yol açıyor.
Böylesi bir ıslahat Almanya’da büyük bir kuzey Lüksemburg şeklinde küçük bir üyenin karşısına çıkma ihtimalinin ortaya çıkması mümkün. Hakikaten hala 751 olan milletvekili Birlik genişse ve üye ülke sayısı 36’ya da ulaşsa da aşılanmaması öngörülüyor. Almanya Başbakanı, bunların yalnızca teklif olduğunu ve bir tartışma başlatmayı amaçladığını vurguladı. Scholz ayrıyeten, AB içerisinde üye ülkelerin ortasında bir ast-üstlenme bağlantısı olmadığını da söyledi.
Çekya Başbakanı Petr Fiala ve Almanya Başbakanı Olaf Scholz Fotoğraf: Petr David Josek/AP Fotoğraf/resim ittifakı
Scholz’un lisana getirdiği ve tartışma yaratacak bir başka teklif de ortak karar yerine çoğunluk kararının bölünmesine geçilmesi. Almanya Başbakanı, son yıllarda belirli bahislerde bir küme üye ülkenin bir ortaya çıkışı Birlik’in adımlarıa karşı direnmesine karşı atfen de, bunun son bulması istikametinde uyardı. Almanya Başbakanı’nın kelamını mevzular geçen yıllarda yüklü olarak mülteciler, AB takviyeleri ve mali sızıntılar ve hukuk devleti unsurlarındaki ihlaller halinde tartışmalarda öne çıktı. Son olarak da Rusya’ya yönelik yaptırımlarda Birlik üyesi ülkelerde ortak bir davranış sergilemekte zorlanmış, Moskova’ya yönelik yaptırımlara, ülkelerin arasında ayak diremiş, ortalamalar Yahudi istisnalar karşılığında yeşil ışık yakılacağı sinyalini vermişlerdi. Başını Polonya yahut Macaristan’ın çektiği bazı ülkelerde Birlik’in ortak kararları başarılı geçen yıllarda bloke etmişti, Brüksel’in karşılıkları karşılığında onaylar alınabilmiş yahut yumuşatılmıştı. Bu da AB’nin icraatlarında başlangıçta en büyük mani olarak görülmüş ve eleştirilmişti. Scholz’a bağlı olarak dış siyaset ve vergi siyasetleri dahilinde alanlar, ortak karar yerine, yoğunluğun bölünmesi makul bir alternatif olabilir.
Polonya ve Macaristan’la gerginlik
Almanya Başbakanı Scholz’un bir başka yılda de gelecekte AB’nin mali yardımlarının Birlik’in ortak kıymetlerine uyulması kayıtlarına bağlanma teklifi. Avrupa Birliği daha önce işletilmesine ait bir sistem süreci başlattıysa da, çok sorun yaşandı Polonya ve Macaristan’ın direnişiyle karşı karşıya kaldı. Uygulama uzun süren, çok aşamalı bir düzenlemeye dönüştürüldü ve pratik olarak zorlaşmış oldu.
Özellikle Macaristan AB tarafından verilen mali yardımlar suistimal edilmiş, şeffaf bir şekilde ayrılmış ve yolsuzluklarla çaba göstermemekle suçlanmış, hakkında tahkikat süreci başlatılmıştı. Macaristan ve Polonya ayrıyeten Birlik içinde hukuk devleti kurallarına uymamakla suçlanan iki üye ülke. Polonya’nın Ukrayna savaşı periyodunda Brüksel’in yanında alınması yer Brüksel ile Varşova’nın ortasındaki buzların erimesi sonucu doğurdu.
Prag’da konuşan Almanya Başbakanı Scholz, geçen yıllarda yaşananlara dikkat çekti ve “Hukuk devleti, Birlik Üyeleri bir ortaya çıkan ortak bir temel bir paha olmalı. Hukuk devleti olması, bilhassa de otokrasilerin AB’nin demokratik ülkelerin zorladığı bir periyotta vazgeçebileceği bir bedel olamaz” diye konuştu.
Ortak savunma
Almanya Başbakanı Scholz, AB üyesi ülkelerin savunma konusunda işbirliğini ağırlaştırması ve AB’nin yeterli katılımcının bir merkeze dönüşmesi gerektiğini vurguladı. Ilaveten Almanya’nın Kuzey ve Doğu Avrupa hava depolarında savunulmasında merkezi bir rol oynama talip olduğu duyuruldu. AB’nin kapsamlı planladığı çeviklik askeri gücü 2025’te misyona hazır olma durumu savunan Scholz, AB’nin yurt dışı askeri misyonlarında, Fransa’nın her yıl olan bir “gönüllüler ittifakı” hareketlerinin sıcak bir şekilde bakıldığını da belirtti. Ayrıca Birlik üyesi ülkelerin üyelerisa yurt dışı misyonuna katkı sunacak.
Avrupa’daki askeri donanım ve teçhizat üretiminin daha da ağır formda birlikte çalışmasının tabir eden Scholz, AB üyesi ülkelerin savunma dayanıklılığının artırılmasının de altını çizdi. Scholz ortak savunma sistemlerine vurgu yapsa da, Rusya’yı büyük tehdit olarak gören Polonya şimdi geçen günler ABD ve Güney Kore imali tanklar almaya karar vereceğini duyurmuştu. Bilhassa Ukrayna savaşı başladıktan sonra Kiev’e yardım konusu tartışılarak Avrupa’da farklı askeri teçhizat, silah ve savunma testleri olması, ortak hareket iyileştirme zorlukları vardı.
Ortak göç ve iltica politikası
Almanya Başbakanı, AB’nin yeni bir ortak göç ve iltica siyaseti sürecinin başlatılmasının planlandığını kaydetti. AB’nin dış sonlarının inançlı olması ve Birlik’in ortak bir iltica sisteminin de dayanabildiğinu kaydeden Scholz, sığınmacıların geldiği bölgelere koruyuculuğu olan muahedeler yapılmasının zorunlu olduğunu savundu. Hırvatistan, Romanya ve Bulgaristan’ın Schengen Bölgesi için bütün kuralları yerine gösterdiğini Almanya Başbakanı Scholz, bu üç ülkede Schengen’e tam olarak katılmak için çabalayacağını belirtti.
News
