İnternet ve sosyal medya ile ilgili yeni yaptırımlar öngören dezenformasyon yasa teklifinin görüşülmesine Salı günü TBMM Genel Heyeti’nde devam edildi.
Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) üyesi gazeteciler, teklifini siyah maske takarak protesto etti. TGS Üyeleri ayrıyeten, yasa görüşüldüğü sırada TBMM Genel Kurulu Salonunu terk etti.
TGS’nin Twitter hesabı üzerinden yapılan açıklamada, “Tüm itirazlara karşın sansür yasasında öneride bulunuyoruz TBMM genel toplantılarında özgür protesto yapıyoruz! #SünsürYasasınaHayır” denildi.
AKP’li milletvekilleri Genel Kurul’u terk ettiklerinden dolayı kâfi yerlerde ulaşılamadığı ve basın kartlarının iptalini düzenleyen 15’inci unsurun kabul edilmesinin akabinde Genel Kurul’un kapatıldığı bildirildi. Yasa teklifleri toplamda 40 kişiden oluşuyor.
Öte yandan basın kartının iptali ile ilgili şartlara, “5 yıl ve daha fazla mahpus cezası almamak”, “dolandırıcılık, sahtecilik, devlet sırlarına karşı cürümler, ulusal savunmaya karşı cürümler, kamu barışına karşı suçlar” şeklinde kabahatlerden karar almamış olmak kaideleri eklendi. Ayrıyeten basın mensubunun bir ay aşkın süre işsiz kalması yahut medya faaliyeti dışında bir iş yaptığının tespit edilmesi durumlarında da basın kartı iptal edilebiliyor kaydedilebiliyor.
Kabil’de alınan 15’inci belirsiz çerçevede, 195 sayılı Basın İlân Kurumu Teşkiline Günlük Kanunun 49’uncu kez düzenlenen basın ahlak temellerine ters davranışta gazeteci bulunanların basın kartları da basın kartı kuruluş tarafından iptal edilebilir.
“Basın değil sansür kanunu”
Dezenformasyon yasa teklifine, reaksiyon reaksiyonları gösterdi.
İYİ Parti milletvekili Hüseyin Örs, “İktidarın getirdiği kanun, basın kanunu değil sansür kanunudur” dedi. Örs, kelam konusu tasarı ile “sosyal medyanın havuz medyasına çevrilmeye” çalıştığını söyledi.
Kanun teklifinin “anti demokratik” olduğunu savunan HDP milletvekili Mehmet Rüştü Tiryaki, “Kimin gazeteci olup olmadığı, kimin basın kartının iptal edilmeyeceğine siz karar vereceksiniz” diye konuştu.
CHP milletvekili Ünal Demirtaş ise kelam konusu tekliflerle, fikir ve söz özgürlüğünün ortadan kaldırılmak istendiğini ileri sürdü. Demirtaş, teklifin tekrar gözden geçirilmesini ve “anayasaya aykırı” kararların tekliften çıkarılmasını istedi.
DW,ANKA/BÜ,BÖ
News
