İran, kurallara uygun bir görünüm sağlanmadığını, ahlak polisi tarafından tüketildikten sonra ömrünün tükendiğini açıkladı.

İran resmi haber ajansı IRNA’da yer alan haberlere kayıtlı, kayıtlı tıp raporunda, Amini’nin beyninin kâfi oksijen alamamasından çoklu organ nakli sırasında ölmesi, mevtin “baş ve uzvlarına alınan bir darbeden” kaynaklanmadığı belirtildi. Raporda, Amini’nin rastgele bir yarası olup olmadığı ve günlük etkilerinin verilmediği belirtildi. Amini’nin babası, kızının bacaklarında morluklar olduğunu ve kızının vefatından polisi sorumlu tutmuştu.

Raporda, bir gün hayatını kaybettiği, Amini’nin önceki şuurunu kaybettiği, şuurunun sonra tekrar yerine geldiği ve daha sonra yine kaybolduğu kaydedildi. Kelam konusu şuur kaybının Amini’nin taşıdığı başka bir hastadan kaynaklandığı bilgisine yer verilen raporda, “Kritik olan birinci dakikalarda kalp-akciğer canlandırılmasının gerçekleşmesi nedeniyle, hasta ağır bir oksijen tedavisi uygulandı ve bu, kalp işleri hale gelmesine rağmen beyin hasarına yol açmıştır” denildi .

Amini’nin vefatı, İranlıları ortaya çıkarırFotoğraf: UGC

13 Eylül’de ele geçirilen Amini, burada nedeni hala bilinmeyen bir hastalık nedeniyle kötüleşmiş, kaldırıldığı üç gün sonra hayatını kaybetmişti. Amini’nin vefatı, İran’da ülke çapında geniş kapsamlı protestoları da beraberinde getirmişti.

Amini ailesinin avukatı Salih Nikbaht, daha önce İtimad haber portalına yaptığı açıklamalarda, “saygın doktorların” Amini’nin gözaltında şiddet gördüğü için hayatını kaybettiğini görüşte bildiğini söylemişti. Amini’ye şiddet uyguladıkları tezlerini geri çeviren polis, kendi kalbinin durumunun sonucunun nasıl olacağını söylemişti. Amini’nin ailesi ise, kızlarının rastgele bir kalp sorununun olmadığını açıklamıştı.

Reuters/BÜ,BK