İstanbul Büyükşehir Belediyesi Lideri Ekrem İmamoğlu’na Yüksek Seçim Şurası üyelerine hakaret ettiği münasebeti ile verilen mahpus cezasının akabinde Altılı Masanın ortak adayının kim olacağı tartışmaları sürerken CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Salı günkü toplanan toplantıda İmamoğlu’nun “CHP’nin bir üyesi”o kesilirken çizmesi hem tabana hem de DÜZGÜN Parti’ye bir ileti olarak yorumlandı.
İmamoğlu, kamuoyunda “ahmak davaları” olarak bilinen suçlamalarla ilgili yargılandığı davada 2 yıl 7 ay 15 gün mahpus ve siyasi yasak cezası düzenleyenn akabinde altılı masanın ortak adayı ile ilgili tartışmalar hızlanmış ve İmamoğlu ile GÜZEL Parti Genel Lideri Meral Akşener’in Saraçhane’de ortak hareket ediyordu de çeşitli spekülasyonlara yol açmıştı.
“Baba-oğul” benzetmesi
Kılıçdaroğlu Salı günü TBMM’de partisinin küme toplantısına İmamoğlu’nu da davet ederek tüm bu tartışmalara karşılık veren bir konuşma yaptı. Kılıçdaroğlu’nun konuşmasının en değerli kısımlarından biri, İmamoğlu ile ortada ilgi için baba-oğul benzetmesi yapması oldu. CHP başkanı “Ben, Ekrem İmamoğlu ile baba-oğul ilgisi üzereyiz. Kendisinin CHP’nin şu ana kadar benim de evladımdır. Ona sahip olmaktan benim de sorumluluğumun borcudur” diye konuştu.
DW Türkçe’nin CHP kulislerinden edindiği özellikler, Kılıçdaroğlu kümeye katılma davetini dün İmamoğlu’nu yaptı. CHP’liler bunun yeni olmadığını ve daha eski eski İzmir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ve CHP İstanbul Vilayet Lideri Canan Kaftancıoğlu ile ilgili kararlarının akabinde da emsal bir sahiplenici tavrı sergilendiğini hatırlatıyor.
İYİ Parti başkanı Meral Akşener, mahkeme kararının açıklandığı gün Saraçhane’ye giderek İmamoğlu’na dayanak sözü verdi.Fotoğraf: Dilara Senkaya/REUTERS
Bingöl: CHP’nin evlendiğini vurgusu önemliydi
CHP Parti Meclisi Üyesi Tekin Bingöl, toplu toplantının akabinde DW’ye yaptığı açıklamada, İBB Başkanı’nın kümeye katılımını şu şekilde anıyordu:
“Sayın İmamoğlu bizim yol arkadaşımızdır, İstanbul Büyükşehir ve 16 milyonun belediye lideridir. Bugüne kadarki icraatlarında asla ayrım yapmamıştır. Zati AKP’yi öfkelendiren, kalanların eskiden ayrımcı olduğu, ötekileştiren anlayışın dışında, birleştiren, tüm İstanbul halkını kucaklayan bir belediyecilik anlayışının artık İstanbul’ da kararın sürmesidir.”
Bingöl, Kılıçdaroğlu’nun konuşmasının “duygusal istikameti de bulunduğuna” işaret ederek, “Birileri nifak sokmaya bütün bunların beyhude olduğunu, Sayın İmamoğlu’nun CHP’nin evlendiğini çizerek belirtmesi çok önemliydi” kelamlarıyla yorumladı.
İYİ Parti’ye mi bildiri verildi?
CHP önerisinin konuşmasındaki bazı ögelerin İmamoğlu’nun ceza almasından sorumlu tutuldukları iktidara kadar Altılı Masadaki ÂLÂ Parti’ye yönelik olduğunu düşünüyorlar de bulunuyor.
CHP’yi kapsayan gazeteci İsmet Demirdöğen, CHP başkanının ayrıntılarıyla ilgili önemli olarak ayrıntılı olarak hazırlanmış olduğu ve vereceği iletileri geçmişten çok düşünmüş olduğu yorumunu yaparak, kelamlarını şöyle sürdürüyor:
“(Ekrem İmamoğlu bizim) dedi. İmamoğlu’na yönelik çıkışlara, sahiplenmeye, onu bağımsız aday yapma ve CHP’den kopma çabalarına karşı ayrılıklarki hukukun baba-oğul hukukunu olarak tanımladığını ve oğlunun dahil olduğu sözünü verdi.”
Kılıçdaroğlu’nun kelamlarını, İmamoğlu ile CHP’nin ortasını açmaya yönelik atakları boşaltmayı hedefli olarak gören Demirdöğen, “Onu Bilhassa DÜZGÜN Parti’nin Saraçhane’deki Çarşamba ve Perşembe günkü şovlarına karşı sahiplenmesi, bilhassa davanın bitiminden sonraki şovda sahiplenme ve CHP ile merkez ara bileşik atayı boşalan bir küme toplantısı oldu” diyor.
Bu orta küme toplantısının akabinde Kılıçdaroğlu ile İmamoğlu birlikte makamsal değişimler bir mühlet daha görüştü. CHP’li İmamoğlu’nun Kılıçdaroğlu’nun baba-oğul benzetmesinden çok memnun olduğunu ve birkaç kez teşekkür ettiğini belirttiler.
İmamoğlu da kümeden gelen gazetecilerin arasında gazetecilerin Kılıçdaroğlu’nun “baba-oğul” benzetmesine ait sorusuna karşılık “gurur duyulan” karşılık verdi. İmamoğlu “Saraçhane düğümü çözüldü mü?” ise “Düğüm yoktu ki” halinde yanıt verdi.
İmamoğlu mahkeme kararının ertesi günü Altılı Masa başkanları Saraçhane’de bir ortaya çıktı.Fotoğraf: Dilara Senkaya/REUTERS
“Bay Kemal” vurgusu
Bu ortada Kılıçdaroğlu’nun küme konuşmasında yaptığı “Bay Kemal” cumhurbaşkanlığı adaylığı tutumunu vurgulayarak savını bir sefer daha ortaya koyduğunu düşünenler çoğunlukta.
CHP liderliğinin kümelenmiş konuşmasının sonlarında “Herkes Bay Kemal’i beklesin” denildi.
Gazeteci Demirdöğen’e, CHP’nin liderliğini yaptığı konuşmasında HDP Eş Genel Lideri Mithat Sancar’a sahip ve İmamoğlu için baba-oğul benzetmesi yaparak “bir yandan kendi cephesini genişletti ve partisinin bütünlüğünü korudu, diğer yandan da Bay Kemal göndermesi ile yeni kapıları açık bıraktı. ”
Siyaset Bilimci İbrahim Uslu da Kılıçdaroğlu’nun CHP başkanı olarak doğal adaylardan birisi olduğu ve bu nedenle aslında baştan beri tezli olduğu belirtiliyor, lakin buna karşın Kılıçdaroğlu’nun Altılı Masanın hala tek karar verici olduğunu vurgulamasını değerli buluyor.
Gözler GÜZEL Parti küme toplantısında
Kılıçdaroğlu’nun küme toplantısının akabinde artık gözler Akşener’in Çarşamba sabahı DÜZGÜN Parti’nin Meclis’teki küme toplantısına çevrilmiş durumda.
Peki İmamoğlu’na verilen cezanın akabinde CHP ile YETERLİ Parti ortasında biraz daha su üstü ortaya çıkan bu gergin hava Altılı Masada kalıcı bir kırılmaya yol açar mı? Ya da ortak aday fikrinden vazgeçilerek çoklu adayların çıkartılmasıyla mi?
Altılı Masayı oluşturan partiler, orta zaman zaman günün kim olması, çeşitli ayrıntılara dahil olmak üzere, farklı görüşler ya da davranışlar olabiliyor. Lakin gerek kulislere takılı olana göre bu şekilde görüş farklılıklarının Altılı Masada derin bir kırılma oluşması beklenmiyor.
“Kimsenin masadan kalkması yok”
DW Türkçe’ye konuşan Uslu, Altılı Masanın dağılmasının “matematik” nedeniyle mümkün olmadığını ve bu türlü bir ihtimalin intihar ettiğini belirtti, bu matematiği şöyle açıklıyor:
“Her partinin önünde uygun davranmak zorunda olduğu bir matematik var. Birinci matematik yüzde 50 artı 1 oy aldı, şu anda sistemdeki hiçbir oyuncu tek başına bu oyunu alamıyor. İkinci olarak yönetebilmek için parlamentoda 300 artı 1 bulma zorunluluğu vardır. Üçüncüsü değişiklik için 360 sandalye. Bunlar matematik, kimsenin küsme ya da masadan kalkması lüksü yok.”
Uslu, bu matematik nedeniyle hiçbir partinin “siyasal intiharı göze alabileceğini” düşünmediğini de kelamlarına indirgenmiş, “Altı parti saklananlar nedeniyle bir ortada ve buna mecburlar. Bütünüyle bu kişiler giderek azalmıyor, çoğalıyor” diyor.
News
