İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya kabul edilmesi için Türkiye’yi ikna çabaları devam ederken Madrid’de düzenlenecek NATO bağlantılarının bu mevzuda bir uzlaşma çıkması muhtemel görülüyor.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Pazar günü Habertürk televizyonunda yaptığı konuşma Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’in talep üzerine tepe öncesinde Madrid’de Finlandiya Cumhurbaşkanı Sauli Niinistö ve İsveç Başbakanı Magdalena Andersson ile dörtlü dorukta bir ortaya çıkmıştı. Kalın, Tepeye hazırlık görüşmeleri için Pazartesi günü Dışişleri Bakanı Yardımcısı Sedat Önal ile birlikte Brüksel’e giderek temaslarda bulunacaklarını söyledi.
Bugün Finlandiya Cumhurbaşkanlığından yapılan açıklamada, NATO Genel Sekreteri Stoltenberg’in katılacağı tepe öncesinde Brüksel’de NATO’nun konutunda Fin, İsveçli ve Türklerin bir geleceği bildirildi.
İbrahim Kalın, Habertürk’te yaptığı müzakerelerde gelinen noktadan geri adım atmayacaklarını belirterek, görüşmelerde büyük oranda mutabakatın sağlandığını, en pürüzlü mevzuyu ise PKK ve iltisaklı kümelere yönelik yaklaşımın oluşmasınu kaydetmişti. Kalın, Suriye’de faaliyet gösteren PKK ile temaslı PYD ve YPG şeklinde yapılar konusunda yalnızca İsveç ve Finlandiya çapında değil, NATO genelinde de bir ayrışmayı hedeflediklerini, İsveç ve Finlandiya’nın bulunduğunun İttifak içinde bu bahiste daha büyük bir tartışmaya organizasyonun planlandığını belirtmişti.
“Türkiye baskıyı aylarca sürdürmeye hazır”
Peki Madrid tepesi öncesinde Türkiye’nin çekincelerinin giderilmesi, Ankara’nın ikna edilmesi mümkün mü? Gerek Türk parçalarının Batılı kurumsal, 29-30 Haziran’daki dorukta analize dönüştürülmesi mümkün görünmüyor.
Reuters haber ajansına konuşan yetkili ve diplomatlar, Türk tarafının müttefiklerinin empoze ettiği kesin tarihlerle ilgilendiğini, İsveç ve Finlandiya konusunda kendisine yönelik silah ambargosunun kadınlar ve terörist kümelere yönelik adımlar atılması için baskıyı “aylarca” sürdürmeye hazır olduğunu belirtti.
Sauli Niinistö ve Magdalena AnderssonFotoğraf: Markku Ulander/Lehtikuva/dpa/picture Alliance
Türkiye, İsveç, Kanada ve NATO ortasında yapılan görüşmelere yakın bir kaynak, Türkiye’nin bilhassa İsveç’e yönelik olarak toplanan Kürt militanlarının iade taleplerinin taleplerinin en pürüzlü olarak oluştuğunu kaydetti.
Adının açıklanmasını istemeyen bir diğer yetkili de Türkiye’nin devam ettiğini, İsveç ve Finlandiya’nın tutarlılıklarını içeren dokümanlarda, büsbütün uzlaşıya üzerinde varılmamış birkaç noktada kalması ve müzakerelerin bu mevzulara ağırlaştığını belirtti. Kaynak, bu bahisler ortasında “NATO müttefiklerine silah ihracat sınırlamaları konusunda uygun muamele, toplu kümelerin terörist olarak yürüdüklerini ve geri dönüşleri konusunda adımların somut atılması”nın da bulunduğunu belirtti. İki ülkede, Suriye’de gerçekleştirilen askeri operasyonlara reaksiyon olarak 2019 yılında Türkiye’de silah ihracatının kısıtlanması sağlanmıştı.
Reuters’a konuşan ve müzakerelere dahil olan bir Türk yetkilisi de görüşmelerde kalana kadar adımların atılmadığını belirterek “NATO’nun onaylanmaması durumunda sonuç çıkma ihtimali görünüyor” diye konuştu.
Batılı bir diplomat ise Türkiye’deki seçim ortamına işaret ederek Erdoğan’ın sonunda kayıt kayıtlarına dayanak ayırmanın ve seçmene bunu zafer olarak lanse yapılmasını mümkün kılmadığını kaydetti. Diplomat, “Ama Erdoğan seçimlere giderken ve NATO müttefiklerinde huzursuzluk giderek artarken bu bahis daha aylarca gündemde yer almak için” öngörüsünde bulundu.
News
