Rusya Federasyonu İstanbul Başkonsolosu Andrey Buravov, Türkiye ile Rusya ortasındaki ticaret hacminin geçen yıl 65 milyar doları aştığını belirterek, “Bu sene buna benzeri olacak. Dinamiği koruyacağız.” dedi.
Buravov, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye-Rusya ticaret hacminde son 5-6 yıl içerisinde çok büyük sıçrama olduğunu, ticaret hacminin çabucak hemen 3 misli arttığını söyledi.
Türkiye-Rusya ticaret hacminin geçen yıl 65 milyar doları aştığını hatırlatan Buravov, “Bu sene buna emsal olacak. Dinamiği koruyacağız.” sözlerini kullandı.
Türkiye ve Rusya ortasındaki bağlantının faal halde geliştiğini vurgulayan Buravov, şunları kaydetti:
“İki ülkenin başkanları ortasındaki nizamlı diyalog devam etmektedir. Buna paralel olarak bizim iktisat bakanlığı kurumları düzeyinde sistemli temaslar yapılmakta. Önümüzdeki günlerde Rus-Türk Karma Ekonomik Komitesinin olağan toplantısı Ankara’da düzenlenecek. Bu çeşit toplantılar iki ülke ortasındaki ekonomik işbirliğine nasıl katkı sağlayacak, gelecekteki sorunları nasıl çözecek, mevcut potansiyeli daha âlâ bir biçimde nasıl kullanacağız, bu tıp bahisler görüşülecek.”
– “TÜRK AKIMI DOĞAL GAZ BORU SINIRINDAN TÜRKİYE’NİN İSTEDİĞİ HACİMDE SEVKİYAT YAPILIYOR”
Andrey Buravov, Rusya Devlet Lideri Vladimir Putin tarafından “Türkiye’de bir doğal gaz merkezi oluşturulması” konusunun açıklandığını hatırlatarak, bununla ilgili iki tarafın ayrıntılar üzerinde çalıştığını anlattı.
Rusya’dan doğal gaz sevkiyatının çeşitli kanallardan devam ettiğini aktaran Buravov, “Son olarak, Türk Akımı doğal gaz boru sınırından da Türkiye’nin istediği hacimde gaz sevkiyatları yapılmaktadır ve potansiyel de mevcuttur. Hem de Türkiye üzerinden bu doğal gazı almak isteyen üçüncü ülkelere gönderilmesi konusunda imkanlar mevcuttur.” diye konuştu.
Türkiye’de birinci nükleer güç santrali üretiminin devam ettiğini anımsatan Buravov, şöyle devam etti:
“Birinci reaktörün devreye girmesi kelam hususudur ve burada yalnızca yeni bir tesis kurmakla kalmıyor, tıpkı vakitte Türkiye’de yeni bir iktisat kolu oluşturuluyor. Atom gücü ile ilgili olarak da atom gücünden daha geniş bir yelpazeden bahsediyoruz ve bu kolda çalışacak işçinin, mühendisler, teknisyenler düzeyinde, eğitimi Rusya’da yapılıyor. Bu halde Türkiye’de nükleer güçte çalışabilecek yeni bir mühendis kitlesi oluşturulacak. Bu da bence çok kıymetli bir faktör.”
News
